Akdeniz Ombudsmanlar Birliği Çalışma Grubu’nu Türkiye ziyaretinde Kamu Denetçiliği Kurumu ağırladı. Çocuk göçmenler üzerine inceleme ve araştırma yapmak için ülkemize gelen çalışma grubu KDK’nın rehberliğinde Göç İdaresi Genel Müdürlüğü, Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı, Milli Eğitim Bakanlığı, Sağlık Bakanlığı, AFAD, UNICEF, Gençlik ve Spor Bakanlığı ve çeşitli STK yetkilileriyle görüşüp istişarelerde bulundu.

Birliğin Çalışma Grubuyla yapılan ilk toplantıda Başdenetçi Şeref Malkoç, Kamu Denetçisi Celile Özlem Tunçak ve kurum uzmanları katıldı. Başdenetçi Şeref Malkoç konuşmasına Akdeniz Ombudsmanlar Birliği Çalışma Grubunu ağırlamaktan çok mutlu olduğunu belirterek başladı ve ekledi: Dünyada üç kritik coğrafya vardır, bunlar Balkanlar, Kafkaslar ve Ortadoğu’dur. Savaşlar burada başlar burada biter. Türkiye bu kritik coğrafyaların ortasında göç yolları üzerinde kuruludur. 1492’de İspanya’da eziyet gören Yahudiler de bu topraklara sığındı, 2. Dünya Savaşı’nda Avrupa’nın pek çok ülkesinde üst düzey insanlar da Türkiye’ye göç etti. Hatta Ombudsmanlığın ilk kurumsallaştığı yer olan İsveç’in Kralı 12. Şarl’da Ruslardan kaçarak Osmanlı’ya sığınmış ve beş yıl boyunca sığınmacı konumunda yaşamış ve Osmanlı’da tanık olduğu uygulamalar neticesinde Ombudsmanlığı kurumsallaştırmıştır. Yani Türkiye tarih boyunca insanlık onuru adına göçmenlere kucak açmıştır.”

Başdenetçi: Avrupa’nın Tavrı Bizi İncitiyor

Türkiye’nin değişik illerinde yaşayan sığınmacıların sayısının ise yaklaşık dört milyon olduğunu söyleyen Başdenetçi sözlerini şöyle sürdürdü: “Avrupa’da bazı ülkelere 100 binden fazla göçmen gitse dengeleri bozulur. Biz burada bütün kurumların işbirliği içinde dört milyon sığınmacıyla ekmeğimizi paylaşıyoruz. KDK olarak insan hakları ihlali noktasında çözümler üretiyoruz. Çocuk ve Kadın Ombudsmanımız Özlem Hanım UNICEF’le birlikte projeler gerçekleştiriyor. Siz bu ziyaretinizde Ankara ve Konya’daki göçmenlerle görüşeceksiniz ama bence bu görüşmeler eksik kalacak çünkü Antep’i Urfa’yı da görmelisiniz. Biz Suriyeliler raporumuzu yazarken 10 kenti dolaştık, onlarca kampı ziyaret ettik, yüzlerce sığınmacıyla sohbet ettik. Ve gördük ki dört milyon insanı misafir etmek kolay değil. Ancak biz destek görmeyi beklerken yalan yanlış raporlar yazılıyor, haberler yapılıyor, Türkiye’ye Avrupa tarafından büyük haksızlık ediliyor. Bir insan hakları kurumu temsilcisi olarak açıkça söylüyorum Avrupa’nın bu tavrı bizi incitiyor.”

Tunçak: Göçmen Sorununda Güvenlik Kaygısıyla Değil Vicdanımızla Çözüm Bulmalıyız

Kamu Denetçisi Celile Özlem Tunçak sunuş konuşmasında şunları söyledi: “2008 yılında Marsilya’da kurulan Akdeniz Ombudsmanlar Birliği bölgedeki insan hakları savunucusu kurumlardan oluşuyor. Biz de bu birliğe üyeyiz. Ombudsmanlık birliklerinin temel amacı insan haklarını koruyucu önleyici mekanizmaların etkinliği ve bölgedeki ortak sorunlarda işbirliği yapmaktır. Bugün burada ağırladığımız uzman arkadaşlarımız Suriye savaşının yol açtığı göç sorunu üzerine konuşacaklar. Bu sorunun çözümünde bağımsız insan hakları kurumları olarak nasıl çözüm olabiliriz noktasında birlikten arkadaşlarımızı, Türk yetkililerle tecrübe paylaşımı yapmaları için ağırlıyoruz. Göçten tabii en çok etkilenen kadınlar ve çocuklar dolayısıyla spesifik olarak göçten etkilenen çocuklar üzerine beraber inceleme ve araştırmalar yapacağız. Türkiye Ombudsmanlığında kadın ve çocuklardan sorumlu kamu denetçisi benim ayrıca bu konu üzerine çalışan bir grup uzman arkadaşımız var. Ülkemizde kamu hizmetlerinden etkilenen herkes KDK’ya başvuru yapabiliyor. Bu anlamda kurumumuza göçmenler, sığınmacılar, turistler başvuru yapabiliyor. Suriyeli göçmenler ve çocuklar hususunda güvenlik kaygısıyla değil, insanlık onuru, vicdan ve duygudaşlıkla sorunları çözmeye çalışmalıyız.”